Salı, Şubat 28, 2006

İNCE HİSLERİM - BÖLÜM IV - M.Y.

Sıranın en sonunda M.Y. insanına gelmiş olması kadar iç açıcı, mutluluk verici, insanı yere göğe sığdırmayıcı başka bir şey var mıdır bilmem.

Geçmişten gelen ciddi kinlerim olduğunu da göz önüne alırsak kendisi hakkında pek de iç açıcı metinler yazmayacağım muhakkak. Kendisi bana çeşitli kereler Piglet (miydi Piggy miydi ne zıkkımsa) diyerek, gözümü kan bürümesine, "şu herifi bi tenhada sıkıştıriim de dürtüveriim kocamın bana İkea'dan aldığı yeni ultra keskin piçaklan" düşüncelerimin şahlanmasına sebep olmuştur. O gün bu gündür, kendisine sigaram varsa vermeyerek ama onu da beraberimde sigara odasına götürüp, dumanımı kendisine üfleyerek eziyet etme çalışmalarım hız kazanmıştır.

M.Y. insanının başlıca özelliği köfte yiyicisi oluşudur. Habitatı büyük inek çiftliklerinin dolayları, meralardır. Onu orada elinde bıçak pusuya yatmış beklerken bulabilirsiniz. Tv de garibim bi inek çıksa hemen kendisinden kaç kilo köfte çıkacağını hesaplar. İnek-koyun sürülerinin başlıca iki korkusu vardır, bir kurtlar iki M.Y. Şöyle de açıklayabiliriz bu durumu, bu bir çiftlik sahibi olsa, ki bu çiftlikte büyükbaş hayvan sürüleri ve buğday tarlaları olsa, çiftliğin ömrü ben diyiyim bir mevsim siz deyin iki mevsimdir. Ne buğdaylar ne inekler bir dahaki yazı göremez, hepsini yir bitirir, o kadar yani.

İkinci insana saçlarını yoldurtucu özelliği, "Türkologum ben evet evet Türkolog" diye ortalıkta gezinip durmasıdır. Türk Dili ve Edebiyatı öğretmenliğiyle Türkologluk arasındaki binbir farkı, biz zavallı topluluğa bir milyon kere açıklamış, kendisini dinleyen kimse olmadığından, her bu kelime geçişinde "Ne, Türkolog mu?!" bakışlarıyla karşılaşıp, yeniden açıklamış ve yeniden kendisini kimse dinlememiştir. Türkolog yani, ıyy!

Üçüncü sinir katsayısını normal ölçülerde yükseltici özelliği, balık hafızalı oluşudur. Önceki gün buna sağlam bir tekme atabilirsiniz, dün de yanınızdan geçerken arkasına kuyruk takabilirsiniz, bugün gelir gene "günaydın" der. Neden, hatırlamaz da ondan. Az önceki sigara işkencesine sayısız defalar maruz kaldığı halde yine de sigara isterseniz verir, dolabına dalışlar yapıp kahvesini içip bitirebilirsiniz, sesi çıkmaz, "o köfteli ekmekten bana da versene" dersiniz uzatır, böyle. Bu aslen iyi bi özellik, kötü yanı da şu ki, buna bir iş verdiğinizde de unutur, kitabınızı verirsiniz geri getirmez, kalem ister geri vermez, bu da böyle.

Ama bak çok komik adamdır yahu, blogunda insanı yere düşürtücü özellikte yazılar yazar, ki benim favorilerim Kelle, Bugün De Alışverişteyiz ve Okula Giderken dir. Bi insan okula gidişi daha iyi anlatabilir mi bilemiyom yani. Bi de okuldan dönüşü anlatsa keşke bi de kar tatilini sabah 6 da okula gitmek üzere kalkan bi öğretmenin öğrenişini.

Hayranlarımdan son zamanlarda tepkiler alıyorum, "bizi kategorize etme az seviyom çok seviyom felan diye" diye. Haklılar, herkesler gönlümde birinci olmak istiyo ama ben en çok gocamı seviyom. O yüzden ne kadar sevdiğimi bundan sonra yazmıycam, o kadarı da bana kalsın(iğrenç ötesi kırıtkan kokoş fesat karı repliği).

Bundan sonra N.K. yi yazıcam, cümle alem onun da nası kıvırtkan, nası laf dolandırıcı nası öldür Allah söylemem ama senin ağzından laf almayı iyi bilirimci olduğunu öğrenicek. N.K. hazır mısığığığnnnn!

5 Yorumcuk:

At 2/28/2006 8:37 ÖS, Blogger uNut Şu ahkamı kesti...

ahanda al...halının üstünde sırt üstüğyatmış gülüyom kakırkukur...hele m.y. nin merada inekleri kovalarkenki halini düşündükçe......aman alaaaaaaaaaaaaah......:D

 
At 2/28/2006 9:05 ÖS, Blogger passive Şu ahkamı kesti...

valla kara için daha çok şeyler söylenirdi ama şimdi bu havaya girer neme lazımm
n.k. yı meraklan bekliorumm valllaa sondaki tespit te çok dooru yane :P

 
At 2/28/2006 9:54 ÖS, Blogger Kara Şu ahkamı kesti...

(bir) ben seni Piggy'e gözlerinden dolayı benzettimdi. Onun gözleri de iri ve canlı bakıyor.
Yani öfkelenilmeye, kin sahibi olunmaya sebep bir durum yoktur. Bunu bilmeli ve mesut olmalısın.

(iki) Bir Türkolog (mesela ben) assla ve kat'â balık hafızalı olamaz. Ben de o balık hafızalı olmayanlardanım.

(üç) Semiz bir inek gördüğümde kullanışlı yeni tava veya tavalar almak hemen aklıma gelir. Bu doğru :)

(dört) Yarın öğle yeğmeğinde bir ekmek arası köfteyi daha mutlu edeceğim.

(beş) altı.

 
At 2/28/2006 9:58 ÖS, Blogger Kara Şu ahkamı kesti...

Bu arada! O baygın bakışlı kurbağa neyi anlatıyor??

 
At 3/01/2006 2:45 ÖS, Blogger Lafazan Şu ahkamı kesti...

Seni anlatıyo cicim, bizatihi sen! Sen bi Kermitsin.
Passive insanı N.K. yı yerden yere çalıcam kızım gör beni.
Unutcum sen bi daha M.Y. yi gördüğünde bu yazının ışığında ve kendisinin yukarıdaki vesikalığıyla değerlendir, gözüne daha da komik gözükücek ehihihih.

 

Yorum Gönder

<< Anasayfa