Perşembe, Ağustos 17, 2006

BİR RÜYAYA DALDIM Kİ ÇIKAMAM



Bir rüya görüyom Allah sizi inandırsın, dizi film gibi, öyle kapı çalması, koca konuşması filan gibi şeylerden de zinhar etkilenmiyom, dış faktör kaybolur kaybolmaz kaldığım yerden rüyama devam ediyom. Ondan kaç, bunu kovala, gizemli durumlar yaşa, mantık ilişkileri kur felan derken de hiç bi zaman dinlemeden uyanıyom. Eğer hakketen rüyalar geleceği haber veriyosa benim bi kendiminkini diil, olan evrenin 35 yıllık geleceğini de görmüş olmam lazım. Telef ediyorum kendimi dünyam için, off off.
Eskişehir'e gittim ya hemen bu eylemi cümle içinde kullanmam gerektiğinden, rüyama girdi. Eskişehirde deniz meniz yok biliyosunuz, bi Porsuk çayı var. Ama bende ne var bilin bakalım, tabiy ki deniiizzz. Üztelik deşööle bişiler görüyom, bi deniz diil;
Denizin kenarına bi ev yapmışlar koca dev bir apartman. Ama denize doğru eğik, ama öyle böyle eğik değil, en üst kat baya açıklarda kalıyor, fekat apartmana karşıdan bakınca dümdüz normal gözüküyor, ne hikmetse. En üst katında sadece bir balkon ve üzerinde kırmızı bir çatı var. Balkon hareketli imiş, alttaki beton yüzeyin üzerinde ileri geri, salıncak gibi sallanabiliyor. Evet en doğru tabir bu, salıncak gibi bir balkon düşünün. Kısa tarafı boşluğa gelen bir dikdörtgen biçiminde. Uzun taraflarına sıralar konmuş, bi takım gerizekalı adrenalin bağımlıları bu sıralara oturuyo, kısa taraflarda parmaklık olmadığı için her an denize çok ama çok yüksekten düşebilme ihtimaliyle heyecanlanıyolar, zıplıyolar. Biz oraya bakarken kocamla, İngiliz bi grup geliyo, bi yığın sarı ve soluk kız ve oğlan, neden İngiliz bilemicem, denize düşmesini ve çıkamamasını dilediğim ilk millet onlar diil halbuki, balkona oturuyolar, sallanmaya başlıyolar. Şişman, mavi elbiseli, atkuyruk saçlı bi İngiliz kızı sallanırken ayağa da kalkıyo, bak bak aptala bak, beklenen netice, dengesini kaybediyo ve açık kısa kenara doğru yuvarlanmaya başlıyo. Ben olayı balkonda oturan birinin bakış açısıyla görüyom, kenara tutunmaya çalışıyo, tutunamıyo ve boğaz köprüsü kadar bi yükseklikten aşağı uçuyoooo!!! Aklımdan "Bunlara emniyet kemeri gibi bişey lazım, bu yükseklikten düşerse su beton etkisi yapar, kızın parçası kalmaz" şeklinde şeyler geçiyo. Fekat öldürmeyen Allah öldürmez, sevgili okuyucu, kız çıkıyo sudan, hafif baygın ve sersem ama ölmemiş. Böyle olunca da kocamla bize cesaret mi geliy nedir bilmem, o arada bi kopukluk var, sonra kendimizi denizde, bi botun içinde, ayaklar ve kollar suda olmak üzere civil civil gezerken görüyom, gide gide gene o binanın altına gitmişiz. Ben diyom ki, "ya böceğim, şimdi biri üzerimize düşcek, burdan çekilelim." Niyçın peki? Kızın ölmediğini gören başka aptallar, balkondan suya atlamaca oyunu icat etmişler de ondan. Dememe kalmıyo, göğün dibinden tepemize doğru hızla yaklaşan, kıvırcık siyah saçlıu bi genci görüyom, "aman böceğim, çırpın çırpın kaçalım " diyom , kol bacak çırpına çırpına kaçıyoz, herif byük bi şapırtıyla az ötemize düşüyo, sırıta sırıta sudan çıkıyo.
Dün gece bunun harici üç tane daha rüya gördüm, en kısası da buydu, çeşitli deniz ve köpekbalıklarıyla ilgili. Civarda havuz varsa denizin yüzüne bile bakmam, hayattaki tek ve en büyük fobim köpekbalığıdır, buna rağmen bunca deniz rüyasıyla bana işkence edilmesi, ancak ve ancak bu rüyaların geleceği açıklamaıyla kabul edilebilir ki ondan da umudum yok. :(

2 Yorumcuk:

At 8/17/2006 3:08 ÖS, Blogger Kara Şu ahkamı kesti...

Kafası karışık Lafazan Kardeşim,

Oldukça çetrefilli görünen rüyanın yorumu aslında çok basit. Basit ama bu basit açıklamayı yapmadan önce birazcık karmaşık bir bilgi pıtırcığı vermem gerekecek.

Şöyle ki:
İnsanlarda, en azından normal insanlarda, gerçekleşmesi muhtemel korkuların etkilerini aza indirmek amacıyla tasarlanmış bir sistem vardır.

Bu sistem rüyalarda çalışır.

İnsan en sevdiği bir kişiyi rüyasında ölmüş görebilir mesela. Çünkü bir gün gerçekten de o kişi ölecektir. Bunun bir ön hazırlığı mahiyetinde sevilen kişi rüyada ölüverir. Böylece kişi bu felaketin bir provasını yapmıştır, ve artık olası benzer bir duruma karşı hazırlıklıdır.

Şimdi gelelim senin köpek balıklı denizli rüyanaaa..
Sen günlük hayatta denizden, köpek balıklarından çok korkan bir şahsiyetsin, en azından sen böyle diyorsun.

Köpek balıklarıyla kucaklaşma ihtimalini değerlendiren pek açık gözlü bilinçaltın, bu ihtimali değerlendirmiş ve seni olası felakete hazırlaşmış olabilir.
Hem kim aksini iddia edebilir ki?

Allah'ın büyüklüğüne bak ki, farkında olmadığımız ne büyük nimetleri var..

 
At 8/17/2006 5:40 ÖS, Blogger Lafazan Şu ahkamı kesti...

Ne diyosun kıymetli Kara arkadaşım, Freud'u da geçtin artık. Karmaşık tahlillerini yüzyüze yapman ve beni burdan yazılı metinlerle daha da allak bullak etmemen dileğiyle.

Karışık kafa Lafazan

 

Yorum Gönder

<< Anasayfa